İşte o açıklamalar…
“Güzel bir futbol seyrettirmek istiyorum”
Yeni kulübüyle öncelikli maksadının uygun bir futbol izletmek olduğunu söyleyen Marius Sumudica, “Tekrardan Türkiye’ye gelmekten büyük bir keyif duyuyorum. Yeni grubum Al-Raed ile birlikte çok uygun bir futbol oynatmak istiyorum. Taraftarımıza ve sevenlerimize hoş bir futbol seyrettirmek istiyorum” kelamlarını kaydetti.
“Devam edebilseydim tahminen de Avrupa kupalarına giden bir Gaziantep görecektik”
Gaziantep’te başarılı dönemler geçirdiğini ve devam edebilse Avrupa kupalarına gitmelerinin çok olası olduğunu aktaran Sumudica, “Elimdeki oyuncu kümesine nazaran bir sistem seçiyorum. 3-5-2 beğendiğim ve sevdiğim bir sistem. Ama evvel oyuncularımın buna adapte olması lazım. Oyuncu grubum buna uygunsa ben de o denli bir sistem seçiyorum. Gaziantep’te buna uygun, 3’lü oynayabilecek bir oyuncu grubum vardı. Gerideki oyuncularım süratli ve top tutabilen oyunculardı. O vakitler insanlarda; Gaziantep lige yeni çıktığı için yalnızca defansif bir sistem uygulayacağı anlayışı vardı. Beşerler her maça 1 puan ya da defansif bir sistemle başlamamızı bekliyorlardı lakin o denli olmadı. Biz hem defansımızı yaparken hem de atak futbolu oynattık. 20’den fazla maçta daima gol attık. O devir rekorlara imza attık. Bir periyot önder de olmuştuk. Gaziantep’ten 3. sırada ayrıldım. Şayet devam edebilseydik tahminen de Avrupa kupalarına giden bir Gaziantep görecektik” diye konuştu.
“Umarım Malatyaspor hayatta kalır”
Malatya’dan ayrıldıktan sonra Türkiye’den rastgele bir teklif almadığını söyleyen Sumudica, “Malatya’dan ayrıldıktan sonra bir teklif almadım. Suudi Arabistan’dan teklif alıp çalışmaya başladım. Malatya’da başarılı olabilecek ortam ve imkan çok fazla yoktu. Kulüp içerisinde kimi külfetler vardı. Hakikaten makûs de sonuçlandı. Malatya’da çok sevdiğim beşerler var, orada çok hoş bir ortamımız vardı. Kentin ileri gelenleri umarım Malatyaspor’a takviye verir ve inşallah Malatyaspor hayatına devam eder. Zira Anadolu’da, o tip kentlerde futbol çok kıymetli. Kayseri, Sivas üzere kulüpler Türkiye Kupası’nda final oynayabiliyorlar ve kazanabiliyorlar” dedi.
“Türkiye’ye her vakit dönmek isterim”
Türkiye’yi ikinci konutu üzere gördüğüne değinen Rumen teknik adam, “Türkiye’ye her vakit dönmek isterim. Benim ikinci ülkem. Bunu da esasen her vakit söylüyorum. Türk futbolu da aslında her vakit bir çıkış içerisinde. Bilhassa de yeni federasyon lideri Mehmet Büyükekşi ve as liderlerden Müslüm Özmen ile daha evvel 2 yıl birlikte çalışıp çok başarılı vakit geçirmiştik. Onlara da yeni vazifelerinde muvaffakiyetler diliyorum ve başaracaklarına inanıyorum” formunda konuştu.
“Savaşçı ve inatçıyım, Türk insanına çok benziyorum”
Türkiye’de sık sık aldığı cezalarla gündeme gelmesini de kıymetlendiren Marius Sumudica, “Savaşçı bir karaktere sahibim. Kulübede uyuyan bir antrenör değilim. Her vakit her şeyimi kulübüm için, kadrom için veririm. Kimi cezalar aldığım doğrudur. Savaşçı, inatçı bir kişiliğe sahibim. Türk insanına çok benziyorum bu taraftan. O yüzden kulübüm ve kadrom için elimden geleni yapıyorum. Hakemler de bazen bu rutini tekrarlıyorlarmış üzere, zorundalarmış üzere kartlar gösterdiler bana. Yeniden de herkese çok hürmet duyuyorum. Hiçbir makûs niyetim yok bununla alakalı” cümlelerini lisana getirdi.
