1- Derbide kazanan çıkmadı, ne Fenerbahçe ne de Beşiktaş alandan keyifli ayrıldı. Toplam 16 şut atılan, buna karşılık 35 faul sayısına ulaşılan kaotik bir derbi gayreti izledik Vodafone Park’ta. Nasıl buldunuz genel olarak futbol kalitesini?
UĞUR MELEKE: BU FUTBOLA BU PARA FAZLA
Toplam 100 dakikayı aşan bir karşılaşmada top 41:15 oyunda kalmış. Yani pazar akşamı tv başında geçirdiğimiz iki saatin yalnızca yüzde 40’ında futbol izledik. Vaktimizin yüzde 60’ı çalındı bizden. Stada giden taraftar bilete bir servet ödüyor. Konutunda izleyen sporsever, Digiturk’e önemli bir meblağ ödüyor. Beşiktaş ve Fenerbahçe kulüplerine ve futbolcularına sesleniyorum buradan: Şayet maça çıkıp müddetin yüzde 60’ını itişip kakışarak geçirecek, futbol oynamayacaksanız, o vakit insanların parasının yüzde 60’ını iade edin! Bu futbola bu para çok fazla.
MEHMET ARSLAN: iSMAEL BENi ŞAŞIRTTI
Kalitesi değil, heyecanı epeyce yüksek, keyif veren bir derbiydi. Açıkçası tam da beklediğim üzereydi. Lakin ben maçın Fenerbahçe üstünlüğünde geçeceğini düşünürken, tam karşıtı bir tabloyla karşılaştım. Beşiktaş’ın oynadığı futbolun İsmael’e olan itimadı pekiştirdiğini düşünüyorum. Fenerbahçe ise geçtiğimiz haftaların bilakis daha mahkûm bir futbol sergiledi. Bu derbiye bakarak gelecek dönem daha heyecanlı bir lige hazır olmalıyız diyorum.
GÜNTEKİN ONAY: KALİTE DEĞİL GAYRET
Derbide genel manada futbol kalitesinden çok uğraş yoğunluğu öne çıktı. Beşiktaş’ın ikili çabalardaki agresif oyunu Fenerbahçe’yi bozdu. Daha çok isteyen ve galibiyete yakın olan taraf Beşiktaş idi. Lakin tekrar de 2 ekibin çok fazla kolay top kaybıyla oynaması oyun kalitesini aşağıya çekti. Topun oyunda kaldığı mühlet yalnızca 41 dakika ve durum oyunla ilgili her şeyi özetliyor.
2- G.Saray’ın ‘Gönderilmesi kesin’ denilen Torrent’le Başakşehir maçına çıkması ne derece hakikat? Başakşehir Teknik Sorumlusu Erdinç Sözer, 4-0 galip gelebilecekleri maçı Muslera’nın güzel performansı sebebiyle kazanamadıklarını söyledi. Sözer haklı mı?
MEHMET ARSLAN: BAŞAKŞEHiR MAÇI TEFERRUAT
Galatasaray için bunları söylemek nitekim içimi acıtıyor. Ancak ne yazık ki söylemek zorundayım. Ortada ne bir grup ne bir teknik adam ne de bir idare var. Allah aşkına bu grubun neyini eleştireceğiz. Başakşehir maçına Torrent’le çıksa ne olur, çıkmasa ne olur, kazansa ne olur, kazanmasa ne olur. Gelecek dönem ne olacağını bilmiyoruz. Lider kim olacak, teknik yönetici kim olacak, kadro nasıl oluşacak? Hiçbir fikrimiz yok. Asıl sorun bu. Başakşehir maçı teferruat.
GÜNTEKiN ONAY: 3 OYUNCU düzgündü
Üç maç kala Torrent’in grubun başında olması olağan. Tez yok, maksat yok. Galatasaray; Muslera, Nelsson ve Alparslan’ın âlâ oyunlarıyla 1 puan aldı. Başakşehir bilhassa ikinci yarıda nitelikli bir baskı kurdu lakin Gulbrandsen tam bir santrfor olmadığı için tesirli oyununu sonuca dönüştüremedi. Sarı kırmızıların atak performansı ise bir defa daha hayal kırıklığı yarattı.
UĞUR MELEKE: SAHA iÇi Gücü düzgün DEĞiL
Galatasaray’ın saha içi gücü yeterli değil. Domenec Torrent’in de fizyonomisi incelendiğinde gelecek dönem İstanbul’da kalacakmış üzere bir hissiyat edinmiyorsunuz zati. Her maç sonrası bir yerlere bildiri verme derdinde. Saha içine baktığınızda Galatasaray’ın rastgele bir oyuncusunun geliştiğine dair bir ışık yok. Galatasaray’ın saha içi rastgele bir departmanda geliştiğine dair de bir sinyal yok. Galatasaray’ın ivedilikle bu kaos ortamından çıkıp sağlıklı adımlar atması gerekiyor gelecek dönemle ilgili.
3- İsmael, derbide stoperde Umut’a, kanat bekte Kenan’a baht verdi. Sonra, Necip-Josef’e döndü. İleri üçlüde Ghezzal-Larin-Batshuayi başladı, Can-Güven-N’Koudou bitirdi. Epey değişiklik fazla değil mi?
UĞUR MELEKE: BÜTÜN ATAKLARINIZ SÜRATLİ OLAMAZ
İşler yeterli gidiyor üzere görünüyorken Beşiktaşlılar’ı uyarmak isterim: İsmael’in çizgisi maalesef Vitor Pereira’yı andırıyor. Pereira’nın Fenerbahçe’de muvaffak olamayacağını 3. haftada Altay’ı yendikten sonra söylemiştim. O sırada namağluptu, gol bile yememişlerdi. Bu futbolla dönemi tamamlayamayacaklarını tabir etmiştim. İsmael’in de bu daima uzun top, telaşlı futbol ve kaos stratejisi büyük maçlarda işe yarıyor üzere görünse de, ligdeki 20 grubun 12-13 adedini çözemeyecektir. Büyük grupların vakit zaman sabırlı oynaması, topa sahip olması, oyunu domine etmesi gerekir. Bütün ataklarınız süratli olamaz, daima çabuk oynanamaz, blok halinde kapanan Anadolu kadrolarına karşı set hamlesiyle gol atabilmeyi bilmelisiniz. İsmael’in oyunu şu ana kadar büsbütün uzun top, çabukluk ve kaos odaklı. Oyun repertuvarını geliştirmezse işi sıkıntı olabilir.
GÜNTEKiN ONAY: BATSHUAYi BU OYUNA UYGUN DEĞiL
Beşiktaş’ın oyunu yüksek efor gerektiriyor. İsmael son kısımda ekibi canlı tutmak için değişiklikler yaptı fakat istediğini alamadı. Her şeye karşın Ghezzal alanda kalmalıydı. Beşiktaş’ın daima uzun top ve direkt oyun anlayışı çok fazla top kaybını da beraberinde getirdi ve siyah beyazlılar kaybettikleri topları geri kazanmak için büyük güç sarf etti. Bu oyun büyük grup oyunu mudur? Tartışılır. Siyah beyazlıların gerektiğinde pas oyununu da alana yansıtması koşul. Batshuayi bu oyunun santrforu değil. Hem yüksek topları alamıyor hem de gücüyle rakip stoperlere üstünlük kuramıyor.
MEHMET ARSLAN: iSMAEL, YÜREKLİ BiR TEKNiK ADAM
Çok hakikat, hatta kusursuz. Teknik adamlık yalnızca oyuncu değiştirmekten ibaret değil. Yeteneklerine nazaran oyuncu konumlarını ve ekip oyununu, oyun içinde yorumlamak ve yine inşa etme mahareti. Bu açıdan artık Beşiktaş, risk almaktan çekinmeyen, oyunu okuyan ve hatta alıştığımız kalıplara meydan okuyan bahadır bir hocaya sahip olduğunu net bir halde söyleyebiliriz.
4- Trabzon, Hatay’da son dakikalardaki golle 2 puan kaptırdı. Bordo mavililerin son haftalardaki futbolunun ışığında bir kıymetlendirme yapacak olursak; Kayseri karşısındaki talihleri ne?
UĞUR MELEKE: Önemli VE iSTEKLiYDi
Trabzonspor şampiyonluğu garantilemesine karşın Hatayspor maçındaki ciddiyeti takdire bedel. Topla yüzde 56 oynadılar, şutlarda 15-10 üstündüler. Galibiyeti de uzatmalarda kaçırdılar. Murat Cem Akpınar, Ahmetcan Kaplan, Serkan Asan birinci 11’de. Taha Altıkardeş, Emrehan Gedikli nihayet kulübede. Gelecek yılın takımının da ufak sinyallerini içeriyordu Hatayspor müsabakası. Trabzonspor’un Kayserispor’la oynadığı birinci kupa maçı tonu farklıydı. Ciddilerdi, isteklilerdi, iştahlılardı. O iştahı koruyacaklarını zannediyorum.
GÜNTEKiN ONAY: FiNAL TALİHİ YÜKSEK
Şampiyonluğu garantiledikten sonra rehavet yaşamaları pek olağan. Üstelik hafta içi bir de Türkiye Kupası’nın yarı final maçı varken. Trabzonspor 1-0’ın avantajıyla Kayseri’ye gidecek ve final bahtı epey yüksek.
MEHMET ARSLAN: GERİLİM ETKiLEDi
Trabzonspor, bu dönem hak ettiği bir şampiyonluk kucakladı. Son 5-6 haftaya kadar Üstün Lig’in açık orta en yeterli futbol oynayan kadrosuydu. Şampiyonluk gerilimi oyununu olumsuz istikamette etkiledi. Bu bir gerçek. Artık önlerinde ikinci bir talih daha var; ikili kupayla dönemi kapatmak. Hem bu kapasiteleri hem de güçleri var. Ben Trabzonspor’u, bugün oynayacağı Kayserispor maçında da favori görüyorum. Tarihi muvaffakiyetler ve rekorlarla dolu bu dönemi iki kupayla taçlandıracaklarına inanıyorum.
5- TFF Yöneticisi Hamit Altıntop, “Futbolda Türk ekolü geliştirmeliyiz. O yetenek ve tutkumuz var” dedi. Futbolda Türk ekolü geliştirmek mümkün müdür ve gerekli bir durum mudur?
MEHMET ARSLAN: İTİMAT ORTAMI OLUŞTURULMALI
“Futbolda Türk ekolü…” Röportajı okuduğum vakit Hamit Altıntop’un bu kelamına bayıldım. Bir ekol geliştirmek mümkün. Lakin bunun için Türk futbolunun içinde bulunduğu kaotik yapıyı büsbütün ortadan kaldırmak, inanç ortamı ve sakinlik yaratmak gerekiyor. Temel muhtaçlığımız bu. Sportif muvaffakiyet ve şampiyonluk elbette kıymetli ancak kulüplerimizin de denk bütçe hatta kârlı bütçeyi öncelemesi gerekiyor. Kulüp batsın lakin ben tekrar de şampiyon olayım anlayışıyla yol alabilmek çok mümkün değil.
GÜNTEKiN ONAY: HAMiT ALTINTOP GERÇEK iSiM
Hamit Altıntop’un Türk ekolü fikrini 17-18 yıl evvel TFF’de iken merhum babam Gündüz Tekin Onay ortaya atmış ve bütün teknik adam ve o periyottaki ulusal kadro oyuncularına bu ekolü inşa etmek için formlar yollamıştı. Bu yeni bir proje değil. Fakat bu fikri destekliyorum ve Hamit Altıntop’un bu iş için gerçek isim olduğunu düşünüyorum.
UĞUR MELEKE: BiN YILLIK KLiŞELER
Hamit Altıntop tam sayfa röportaj vermiş. Söylediği şeyler, Türk ekolü oluşturalım; Muhteşem Lig’de genç antrenörlere baht verelim üzere bin yıllık klişeler! Üstün Lig’de genç antrenörlere talih verilmediğini argüman eden Altıntop, ulusal ekibin başına 60 yaşında bir Alman’ı getirdi! Üstelik o Alman’ın kendi liginde bir karşılığı yok. Ayrıyeten şu anda Üstün Lig’de antrenörlerin yaş ortalaması 47. Avrupa’nın 5 büyük liginden hepsinden genciz o departmanda! Doğrusu ben Altıntop’tan daha spesifik, daha altı dolu teklifler beklerdim. Mesela, Muhteşem Lig’de topun oyunda kalma müddetini nasıl artıracağız? Avrupa ülkeler sıralamasında 20’nci basamaktan üste nasıl tırmanacağız? Yabancıyı sınırlayarak nereye varmak istiyorlar? Bu ligde yabancıyla rekabet edip onu yenemeyen yerli, birebir yabancıyı memleketler arası maçta nasıl yenecek?
6- Ali Koç’un Trabzonspor Kulübü ve İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu aleyhindeki ait açıklamaları büyük yarattı. Siz o kelamları nasıl değerlendiriyorsunuz?
MEHMET ARSLAN: HAKKINI VERECEKSiN
Türkiye’de şampiyon olan kadroların şampiyonluklarını toplayın, bir de Üstün Lig’in yaşını hesaplayın. Sayılar tutmuyor değil mi? İki şampiyonluk fazla çıkıyor. Beşiktaş kazandığını ve hak ettiğini düşündüğü anasının ak sütü üzere helal iki şampiyonluğu aldı. Pekala Fenerbahçe neden alamıyor? Haksız mı Ali Koç? Kendisi Fenerbahçe Başkanlığı mühletince pek çok yanılgı yaptı. Ve en başta ben bunları tüm açıklığıyla lisana getirdim. Lakin, Sezar’ın hakkı Sezar’a. Bırakın isimleri ve kulüpleri Türkiye Futbol Federasyonu’nun kurumları için söylediği kelamlar bile alkışa paha. Lider Ali Koç’un son yaptığı açıklamalarına imzamı atarım.
GÜNTEKiN ONAY: HAYLİ SERT KELAMLAR
Sayın Koç’un açıklamaları hayli sert. Fenerbahçe ile Trabzonspor ortasındaki tansiyon bu biçimde asla sona ermeyecek ve devam edecek. Liderler seviyesinde yapılan bu açıklamalar topluma da ne yazık ki nefret ve öfke olarak yansıyor.
UĞUR MELEKE: FARK YARATMALILAR
Kent milliyetçiliğinden hiç hoşlanmadım, bunu da hayatım boyunca her fırsatta söz ettim. Yanı başınızdaki koltukta sizinle birebir işi tıpkı başarıda yapan şahıstan yalnızca farklı bir coğrafyada doğmuş olmanız size hayatta ekstra bir avantaj sağlamamalı. Benim unsurum meritokrasi. Her koltuğa liyakatle gelinmeli, zekasıyla, bilgisiyle, yaptığı işle fark yaratanlar hak ettikleri yerlerde olmalı
