İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Lideri Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanlığı adaylığına ait, “Benim bu türlü bir niyetim yok. Türkiye’nin önünde ‘ben adayım’ demenin çok daha ötesinde sorumluluklar var, şu an en sorumlu koltukta oturuyorum. Benim sorumluluğum İstanbul üzerinden Türkiye’ye bildiri vermek.” dedi.
İmamoğlu, Habertürk’te Teke Tek programında Fatih Altaylı’nın gündeme ait sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı adaylığına ait bir soru üzerine İmamoğlu, şöyle konuştu:
“Ben siyasete başladığım günden bugüne siyasi kurguların ne bir modülü oldum ne de bu türlü bir süreç idaresi içinde oldum. Daima proje ürettim. Bu süreç beni Beylikdüzü Belediye Lideri yaptı. İlçe Lideri iken Kanal İstanbul ile ilgili konuşmam var. Benim işim bu. Siyasetle ilgili kurumsallığa inanan biriyim. Sayın Genel liderimizle 2010 yılından beri yol arkadaşıyım. Beylikdüzü İlçe Lideri iken de artık de. Bir insan hakkında 1,5 seneyi aşkın vakit dilimi içinde her gün 6-7 köşe yazısı yazılır mı? Her akşam Kılıçdaroğlu-İmamoğlu TV’de… İstanbul seçimleri insanların gündemine bu türlü bir tanım yapmış. Bunun sebebi ben değilim. En az 7-8 kere ‘Benim bu türlü bir niyetim yok’ dedim.”
“ALTILI MASANIN KARARINA BİZİM NEFER OLMAMIZ DÜŞER”
İmamoğlu, sorumlulukları olduğunu lisana getirerek, “İstanbul’a layıkıyla hizmet etmek. ‘Evet, Millet İttifakı yapar’ dedirtmek. İstanbul üzerinden Türkiye’ye ileti vermek… Artık ortada bir altılı masa var ve Türkiye’nin geleceğini tasarlıyor. Genel liderimiz çok özel işler yaptı. Demokrasiyi baltalamak ismine GÜZEL Parti’yi seçime sokmak istemediler, Genel Liderimiz atak yaptı. Bizi ve başka arkadaşlarımızı tercihiyle bir arada seçimi kazandık.” diye konuştu.
Karadeniz gezisinden Genel Liderinin haberi olduğunu anlatan İmamoğlu, “Ekrem İmamoğlu’ndan Genel Liderimize daha yakın bir nefer olamaz. Orada bizim irademizi sayın genel lider temsil ediyor. Altılı masanın kararına bizim nefer olmamız düşer.” dedi.
“ÜÇ SENEDE TOPLAM 20 GÜN TATİL YAPTIM”
İstanbul’da kriz vakitlerinde tatilde olmasına ait soruya İmamoğlu, şu cevabı verdi:
“Burada ben tatilci bir belediye lideri mıyım yoksa her anı mercek altında insanların gözünün içine sokularak manipüle edilecek pozisyonda mıyım? Üç yılda dört tatilimi de biliyorsunuz. Toplam 20 gün, üç senede. Bana en yakını benim üç katım tatil yapmış. 7 buçuk ay bir kampanya maratonu üstüne Bodrum’a gittim. Geldiğimde de o malum ki o devirde 8-10 yerde su baskını oldu.”
Esenyurt’ta yaşanan selin, kendisi Fethiye’de iken denk geldiğini anlatan İmamoğlu, “Koca İstanbul’da yalnızca bir sokakta ve işin devam ettiği bir yerde sel oldu. Sel olduğunda ben çizmeleri giyip oraya gidecek belediye lideri değilim. Çizmeleri daha evvel giydim. Benim o saatte İstanbul’a yetişmem mümkün değil. Gece 03.30’da İstanbul’un öteki yerinde baskın yok. Tek noktada sorun var. 3 bin 600 işçi çalışıyor. İSKİ Genel Müdürü orada. Ben telefon başındayım. İş çözülmüş. Bakan orada. Bu iş bitmiş, gelip orada çizme giyip gösteri mu yapmalıyım? İşin gösteri tarafında olmam.” diye konuştu.
“ERTESİ GÜN ÖZÜR DİLEDİM, KUSUR YAPABİLİRİM”
Eski Sözcüsü Murat Ongun’un Karadeniz gezisi ile ilgili tenkitlere karşılık söylediği öne sürülen “İt ürür kervan yürür” kelamlarına ait İmamoğlu, şöyle konuştu:
“Murat kardeşim babasını kaybetti, başı sağ olsun. O cümleyi duyar duymaz kendisi ile konuştum. Lakin Murat’ın cümleleri değil. Ben Murat’a güveniyorum. Doğruları yapmaya uğraş eden biri. O da yanlışlar yaptı fakat benim yol arkadaşım. O vakit baktım ki bizim bu sözcü problemi yanlış anlaşılabiliyor. Sözcülük problemini kaldırdık. ‘Vız gelir tırıs gider’ sözlerim de eleştirildi. Sonraki gün özür diledim. Yanılgı yapabilirim. Üç yıllık siyaset ömründe birkaç kelam üzerinden bir psikoloji tanımı yapmayı uygun bulmuyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
“Ücretsiz dağıttığınız test kitaplarında fotoğrafınız var mı?” sorusuna ise İmamoğlu, “Hayır” karşılığını verdi.
